Yunanistan Donanma unsurları ile Türkiye Cumhuriyeti Deniz Kuvvetlerimize ait Donanma Unsurlarımız arasında çok uzun zaman önce başlayan rekabet son 10 yıl içerisinde önlenemez bir şekilde ülkemizin lehine olacak şekilde değişti. Üretilen savaş gemilerimizin çeşitliliği ve başka ülkelere ihraç edecek seviyelere erişmemiz özellikle Yunanistan basınında geniş yankılar uyandırmaya devam etmektedir.
Yunan Donanması Asker Bulamıyor
Yunanistan devleti halen gemi üretememekte ve mevcut savaş gemilerini dış destek olmadan yüzdürebilmekte sorunlar yaşamaktalar. HS HYDRA’nın 2020 yılında Libya açıklarında Hafter güçlerine ait Termit gemisavar füzesi ile vurulmasından sonra kan kaybetmeye başlayan Helenik Donanması halen istenilen seviyelere erişememekte, personel temin etme konusunda zorlanmaktadır. HS Hydra olayının üzerinin kapatılması ve acılı ailelere tazminat ödenmemesi gibi birçok skandaldan sonra Yunan halkı artık Helenik Donanmasına katılma oranını düşürmeye başlamıştır. Yaş seviyesi olarak genel olarak yaşlı kesimden oluşan Yunanistan halkının gençleri Türkiye ile savaşmanın birçok anlamda gereksiz olduğunu kanıksamış durumdadır. 8 adet Kortenaer sınıfı fırkateyn ve 4 adet Hydra sınıfı gemiden oluşan ve toplamda 84 adet savaş gemisi bulunan Yunanistan donanması aynı anda 34 ve üzeri gemi üretebilen Türkiye Cumhuriyeti Deniz Kuvvetleri ile karşılaştırılamaz hale gelmiştir. Kortenaer sınıfı gemilerinin eşleniği olan TCG ZAFER gemimizi çok uzun zaman önce hizmet dışına çıkararak torpido atışı ile batırmıştık. Ekonomik olarak dar boğazda olan Yunanistan hükümeti güncel gemiler alma konusunda birçok ülke ile pazarlık yapmaya devam etse de bütçeleri ve yetersiz sayıda personeli ile çok uzun yıllar Türkiye Cumhuriyeti Devleti ile aynı seviyeye gelebilmeyi ancak hayal edebilir. Şimdi satın almaya kalksalar, ellerine geçebilecek 1 adet gemiye karşılık 20’den fazla savaş gemimiz denize inmiş ve göreve başlamış olacaktır.
Türk Donanması Daima Modern Kalmayı Başarıyor
Yunanistan donanmasında bulunan Hydra sınıfı gemilere karşılık olarak aldığımız MEKO sınıfı fırkateynlerimizi yarı ömür modernizasyonuna tabi tutarak klasman atlatma yolunda çok başarılı bir hamle yapıldı. TCG ORUÇREİS fırkateynimiz Almanya tersanelerinden alındığı halinden çok daha farklı bir konsepte erişmiştir. THALES sistemlerinin ağırlıklı olarak kullanıldığı orijinal versiyonundan yüksek oranda yerli sistemlere geçiş yapılmıştır. Gabya sınıflarında kullanılan HAVELSAN firmamız tarafından geliştirilen Gemi Entegre Savaş Sistemlerinin (GENESİS) daha üst versiyonları olan GENESİS Advent sistemlerinin milli yazılımlar kullanılarak tüm sistemlerin entegre edildiği çalışma olması ve Milgem’lerimiz dahil bir çok gemide uzun zamandır test edilmesi ve kullanılması, kat edilen yolun ne kadar uzun olduğunun en büyük kanıtıdır. Henüz mevcut gemilerini aylarca overhol bakımlarından çıkartamayan Helenik donanmasının artık Türkiye Cumhuriyeti Deniz Kuvvetleri ile karşılaştırılması gereksiz bir hale gelmiştir. Yaptıkları birçok hamle ile Rusya Devletini karşısına alan Yunanistan Devletinin eminim daha büyük sorunlarla yüzleşmesi gerekecektir.
Türkiye’nin Milli Gemileri Güç Dengesini Etkiledi
TCG İSTANBUL üzerine entegre edilen ÇAFRAD, CENK 400-N Hava Radarı, birçok silah sistemi ve komuta kontrol sistemleri en güncel savaş gemilerinde bulunan birçok özelliği gemilerimizin kullanımına sunmuştur. ASELSAN, HAVELSAN, METEKSAN, ROKETSAN, MKE gibi birçok firmamızın öncülüğünde üretilen silah ve sensörler Deniz Kuvvetleri Komutanlığımızın istekleri doğrultusunda gemilerimize entegre edilerek yeni nesil savaş gemileri haline getirilmesinde büyük avantajlar yaratmıştır. Kendi hava radarını, aydınlatma radarını, atış kontrol radarını, ana batarya toplarını, komuta kontrol sistemlerini, Hava Savunma ve Gemisavar Füzelerini, SONAR, Dikey atım lançerleri gibi onlarca sistemi üretebilecek kapasitedeyiz. Saydığımdan daha fazla sistemi aynı yazılım altında kullanabilmenin kıymetini savaş durumuna gelmemiz halinde ülkemiz insanı çok net bir şekilde anlayacaktır. Akdeniz’de çok üstün bir konuma geldiğimizi ve daha da yükseleceğimize olan inancınızı korumanızı tavsiye ederim.
Yeni nesil çok fazlı dizin radarımız olan ÇAFRAD ile Yunanistan donanmasında kullanılan DA-08 ve MW-08 hava radarlarının karşılaştırılması artık gereksizdir. 24 saat çalışma sonunda 1 saat dinlendirilmesi gereken MW-08 hava radarı alt birimleri hava soğutmalı olduğu için genel olarak çabuk ısınmaktadır. 80 mil civarında hedef tespiti yapabilen ve aynı anda 200 hedef takibi yapabilen MW-08 hava radarı ülkemizde Kılıç sınıfı Hücumbotlarımızda da kullanılmaktadır. Kılıç sınıflarında 4 yıl silah teknisyenliği ve operatörlük yaptığım için cihaz ve sistemlerine hakimim. ÇAFRAD ile MW-08 yada DA-08 hava radarları ve alt birimlerini karşılaştırmak F-16 ile F-35 savaş uçağını kıyaslamak gibi bir hale gelmektedir. Dışa bağımlılığımızın en minimal seviyelere indiği ve birçok anlamda çağ atladığımız dönemlerde yapılan cihaz ve sistemlerimizi hem kullanmak hem de sahada deneyimlemek Türkiye Cumhuriyeti Devletinin geldiği seviyeleri anlamamız için sadece birkaç ön gösterim niteliğinde. Henüz açıklanmayan yüzlerce projenin varlığının zamanı geldiğinde açıklandığını gördükçe Türk Halkı olarak göğsümüz kabarmaya devam edecektir.
