Türk savunma sanayiinin öncü firmalarından Baykar, 6 Ekim 2025 tarihinde yayımladığı görüntülerle, milli jet motorlu insansız savaş uçağı Kızılelma’nın iki adet ASELSAN TOLUN hassas güdümlü bomba ile gerçekleştirdiği uçuş testini doğruladı. Bu gelişme, Türkiye’nin insansız savaş uçağı (UCAV) programını NATO standartlarındaki taarruz kabiliyetine bir adım daha yaklaştırdı.
Paylaşılan videoda Kızılelma’nın, SADAK-4T akıllı mühimmat istasyonlarına monte edilmiş TOLUN bombalarıyla kalkış yaptığı görüldü. Böylece proje, aerodinamik test aşamasından silahlı uçuş entegrasyonuna geçmiş oldu.
MIUS (Muharip İnsansız Uçak Sistemi) projesi kapsamında geliştirilen jet motorlu Kızılelma, kısa pistli amfibi gemilerde, özellikle TCG Anadolu gibi platformlarda görev yapabilecek şekilde tasarlandı. Düşük radar görünürlüğü, yüksek manevra kabiliyeti ve taşıyıcı uyumluluğu ile dikkat çeken uçak, gelecekte iç silah istasyonlarına sahip versiyonlara evrilerek tam gizlilik moduna geçecek.
Görüntüler, Kızılelma’nın ilk kez canlı mühimmat taşıma kabiliyetini doğrulaması bakımından kritik öneme sahip. ASELSAN tarafından geliştirilen TOLUN, GPS/INS güdüm sistemine sahip, küçük boyutlu ancak yüksek isabet oranlı bir süzülme bombası ailesi. Bu mühimmat tipi, Batılı Small Diameter Bomb (SDB) sınıfıyla benzer taktik profile sahip olup, bir sortide birden fazla hedefin vurulmasına olanak tanıyor.
Kızılelma programı, farklı prototiplerle ilerleyen kademeli bir motor yol haritasına sahip. İlk denemelerde AI-25TLT motoru kullanılırken, son prototiplerde AI-322F art yakıcılı turbofan motor tercih ediliyor. Bu sayede uçak daha yüksek itki, hız ve yük kapasitesine ulaşıyor.
Baykar yetkilileri, dış silah entegrasyonlarının yalnızca ara bir aşama olduğunu, asıl hedefin iç silah istasyonu entegrasyonu olduğunu vurguluyor. Bu aşama tamamlandığında Kızılelma, tam anlamıyla gizli taarruz kabiliyetine ulaşacak.
Uzmanlara göre, Kızılelma’nın TOLUN mühimmatıyla gerçekleştirdiği bu test, Türkiye’yi taşıyıcı gemilerden kalkış yapabilen silahlı jet İHA teknolojisine sahip az sayıda ülke arasına sokma potansiyeli taşıyor. Önümüzdeki dönemde canlı mühimmat atışları, motor konfigürasyon onayı ve iç silah bölmesi validasyonları programın operasyonel aşamaya geçişinde belirleyici olacak.
