Türk savunma sanayii, insansız deniz araçları (SİDA) alanında son yıllarda dikkat çekici bir atılım gerçekleştirdi. Yerli mühendislik gücüyle geliştirilen bu sistemler; keşif, gözetleme, deniz güvenliği, mayın imhası ve taarruz görevlerinde etkin rol üstleniyor.
MARLİN, ULAQ, SANCAR, SALVO, PİRANA, KAMİKAZE ve ÇAKA gibi farklı konseptlerdeki Türk SİDA’ları, otonom harekât kabiliyeti, yüksek manevra yeteneği ve milli silah entegrasyonlarıyla dünya deniz gücü dengelerinde yeni bir sayfa açıyor. Türkiye, bu teknolojilerle yalnızca savunma kapasitesini artırmakla kalmıyor, aynı zamanda küresel insansız sistemler pazarında da güçlü bir oyuncu konumuna yükseliyor.
ASELSAN Marlin SİDA
MARLİN Silahlı İnsansız Deniz Aracı (SİDA), Türk savunma sanayiinin deniz platformlarındaki yenilikçi yaklaşımının en somut örneklerinden biridir. ASELSAN ve Sefine Tersanesi iş birliğiyle geliştirilen MARLİN, hem keşif-gözetleme hem de taarruz görevlerinde kullanılabilen çok amaçlı bir deniz aracıdır. 15 metre uzunluğa ve yüksek manevra kabiliyetine sahip olan araç, suüstü hedeflerine karşı etkili silah sistemleriyle donatılmıştır.
Üzerinde ASELSAN üretimi 12.7 mm STAMP uzaktan komutalı silah sistemi, elektro-optik sensörler ve gelişmiş haberleşme sistemleri bulunur. MARLİN’in en dikkat çekici özelliklerinden biri, NATO tatbikatlarında kullanılan ilk Türk SİDA olmasıdır. Otonom görev icra yeteneği, düşük radar izi ve yüksek sürati sayesinde modern deniz harekâtlarında önemli avantajlar sunar. MARLİN, Türkiye’nin denizlerdeki caydırıcılığını artıran stratejik bir unsur olarak öne çıkmaktadır.
ULAQ SİDA
ULAQ Silahlı İnsansız Deniz Aracı (SİDA), Türkiye’nin insansız deniz platformları alanındaki öncü projelerinden biridir. ARES Tersanesi ile METEKSAN Savunma tarafından geliştirilen ULAQ, tamamen yerli imkânlarla üretilmiş ilk Türk SİDA olarak savunma sanayiinde bir dönüm noktasıdır. Kompozit gövde yapısına sahip olan ULAQ, 400 kilometre menzile ve 65 kilometre/saat hıza ulaşabilmektedir.
Keşif, gözetleme, silahlı devriye, üs ve liman güvenliği gibi çok çeşitli görevleri başarıyla yerine getirebilir. Üzerinde L-UMTAS, CİRİT ve 12.7 mm makineli tüfek gibi milli silah sistemleri entegre edilebilmektedir. Gelişmiş haberleşme, elektronik harp ve otonom kontrol kabiliyetleriyle donatılan ULAQ, farklı görev modülleriyle birlikte çalışabilirlik imkânı sunar. Bu özellikleri sayesinde ULAQ, Türkiye’nin deniz güvenliğini güçlendiren ve insansız savunma teknolojilerindeki liderliğini pekiştiren bir platform konumundadır.
ASELSAN SANCAR SİDA
SANCAR Silahlı İnsansız Deniz Aracı (SİDA), Türkiye’nin deniz güvenliği ve savunma kabiliyetlerini artırmak amacıyla HAVELSAN ve Yonca-Onuk Tersanesi iş birliğiyle geliştirilen ileri teknoloji bir platformdur. 12 metre uzunluğa sahip olan SANCAR, yüksek hız, manevra kabiliyeti ve düşük radar iziyle öne çıkar. Görev profiline göre keşif, gözetleme, devriye, üs koruma ve silahlı taarruz gibi farklı operasyonlarda kullanılabilir.
Üzerinde ASELSAN üretimi STAMP uzaktan komutalı silah sistemi, elektro-optik kameralar ve gelişmiş haberleşme sistemleri yer alır. SANCAR, hem uzaktan kontrolle hem de otonom olarak görev icra edebilme özelliğine sahiptir. Modüler yapısı sayesinde farklı silah ve sensör sistemleriyle donatılabilir. Yerli yazılım altyapısı ve ağ merkezli harekât kabiliyetiyle SANCAR, Türk Deniz Kuvvetleri’nin dijital harp konseptine önemli katkılar sağlayan stratejik bir unsur olarak öne çıkmaktadır.
SALVO SİDA
SALVO Silahlı İnsansız Deniz Aracı (SİDA), Türkiye’nin insansız deniz sistemleri alanındaki yenilikçi projelerinden biridir ve DEARSAN Tersanesi ile TÜBİTAK tarafından geliştirilmiştir. Tamamen yerli imkânlarla üretilen SALVO, yüksek manevra kabiliyeti, otonom görev icra yeteneği ve modüler tasarımıyla öne çıkar. 14,79 metre uzunluğundaki platform, keşif, gözetleme, devriye, üs koruma ve suüstü hedeflerine karşı taarruz görevlerinde kullanılmak üzere tasarlanmıştır.
Üzerinde ASELSAN üretimi 12.7 mm STAMP uzaktan komutalı silah sistemi, elektro-optik sensörler ve gelişmiş haberleşme sistemleri yer alır. Ayrıca suüstü hedeflerine karşı yönlendirilmiş füzelerin entegrasyonuna da uygundur. SALVO, hem tekil görevlerde hem de diğer SİDA’larla birlikte ağ merkezli harekâtlarda görev alabilme kapasitesine sahiptir. Bu yönüyle SALVO, Türk savunma sanayiinin denizlerdeki otonom kabiliyetini bir üst seviyeye taşıyan stratejik bir platformdur.
PİRANA SİDA
MKE tarafından geliştirilen PİRANA SİDA, Türk savunma sanayisinin denizlerdeki otonom kabiliyetini güçlendiren yeni nesil bir insansız deniz platformudur. Yüksek manevra kabiliyetine sahip kompakt gövde yapısı sayesinde hem kıyı hem açık deniz görevlerinde etkin şekilde kullanılabilir. Elektrikli tahrik sistemiyle sessiz hareket edebilen PİRANA, keşif, gözetleme, devriye, liman güvenliği ve asimetrik tehditlere karşı müdahale görevlerinde kullanılmak üzere tasarlanmıştır.
Gelişmiş sensör paketi, elektro-optik sistemler ve otonom kontrol yazılımı ile donatılan araç, operatörsüz şekilde belirlenen rotalarda ilerleyebilir ve tehdit algıladığında anında tepki verebilir. MKE’nin mühendislik altyapısıyla geliştirilen bu platform, gerektiğinde silah modülleriyle donatılarak vurucu güce de sahip hale getirilebilir. PİRANA SİDA, Türkiye’nin insansız deniz araçlarındaki milli kabiliyetlerini bir adım öteye taşıyan stratejik bir deniz gücü unsurudur.
KAMA Kamikaze İnsansız Deniz Aracı (İDA)
Türk savunma sanayisinin yenilikçi projelerinden biri olan KAMİKAZE İnsansız Deniz Aracı, denizlerdeki asimetrik tehditlere karşı hızlı, etkili ve düşük maliyetli bir çözüm sunmak amacıyla geliştirilmiştir. Özellikle düşman gemilerine, çıkarma araçlarına veya stratejik hedeflere yönelik tek yönlü taarruz görevleri için tasarlanmıştır. Küçük boyutu, yüksek hızı ve düşük radar görünürlüğü sayesinde tespit edilmesi oldukça zordur.
Otonom veya uzaktan kumandalı olarak görev yapabilen KAMİKAZE İDA, gelişmiş seyrüsefer sistemleri ve yapay zekâ destekli hedef tanıma yazılımıyla donatılmıştır. Görev sırasında hedefe yüksek hassasiyetle yönelerek çarpma anında etkili bir patlama oluşturur. Bu özellikleriyle KAMİKAZE, denizlerde caydırıcı bir unsur olmanın yanı sıra, sürü konseptinde kullanılarak çoklu hedeflere karşı eş zamanlı saldırı kabiliyeti de sağlayabilir. Türkiye’nin deniz gücüne stratejik bir derinlik kazandıran modern bir savunma unsurudur.
ÇAKA İnsansız Deniz Aracı (İDA)
HAVELSAN tarafından geliştirilen ÇAKA İnsansız Deniz Aracı, Türkiye’nin dijital donanma konseptine katkı sağlayan ileri teknolojiye sahip bir otonom deniz platformudur. Adını Türk denizcilik tarihinin önemli ismi Çaka Bey’den alan sistem, deniz güvenliği, keşif, gözetleme, devriye ve saldırı görevlerinde etkin rol oynayacak şekilde tasarlanmıştır.
ÇAKA, tamamen milli yazılım altyapısı ve yapay zekâ destekli kontrol sistemleriyle donatılmıştır. Bu sayede diğer insansız kara, hava ve deniz araçlarıyla ağ merkezli harekât kapsamında koordineli görev icra edebilir. Modüler yapısı sayesinde farklı görev yükleriyle donatılabilir; elektro-optik sistemler, radar sensörleri ve silah modülleriyle entegre çalışabilir.
HAVELSAN’ın otonom sistemler vizyonunun bir ürünü olan ÇAKA, Türkiye’nin denizlerdeki dijital dönüşümünü hızlandırarak Mavi Vatan’da milli güvenlik kapasitesine önemli bir katkı sunmaktadır.
