30 Ekim Perşembe 2025

ABD B-1B Bombardıman Uçakları Karayip Denizi’nde Eğitim Uçuşları Gerçekleştirdi

spot_img
spot_imgspot_imgspot_imgspot_img

24 Ekim 2025’te Teksas’taki Dyess Hava Üssü’nden kalkış yapan iki ABD B-1B Lancer bombardıman uçağı, yakıt ikmal tankerleri desteğiyle Karayipler üzerinde uçuş gerçekleştirdi. Uçuş kayıtları ve savunma yetkililerinin açıklamaları, uçakların Venezuela kıyıları açıklarındaki uluslararası hava sahasında manevra yaptığını gösteriyor. Yetkililer bu faaliyetleri eğitim ve uyuşturucu kaçakçılığıyla mücadele amaçlı rutin harekâtlar olarak nitelendirirken, analistler bunun aynı zamanda Washington’un ülke içi ve deniz hedeflerine standoff (uzaktan) saldırı kapasitesini sergilediği bir mesaj olduğuna dikkat çekiyor.

Bu hareket, Ağustos ayından beri bölgedeki Amerikan askeri varlığında gözlemlenen artışın bir parçası: Daha fazla fırkateyn, avcı jetleri, amfibi kabiliyet ve uçak gemisi gruplarının konuşlandırılması gibi adımlar atıldı. Bu yoğunlaşma içinde B-1B’ler, güney Karayipler ve Dominik Cumhuriyeti kuzeyi doğrultusunda tanker destekli uçuş hatları takip ederek, yoğun hava savunma bölgelerine girmeden standoff seçeneklerini maksimize edecek pozisyonlar aldı.

B-1B Lancer, Soğuk Savaş sonrası dönemde konvansiyonel görevler için revize edilerek ABD Hava Kuvvetleri’nin en yüksek konvansiyonel cephane taşıma kapasitesine sahip bombardıman uçağı haline geldi. İç üç yük bölmesinde yaklaşık 34 tona kadar mühimmat taşıyabiliyor, kısa süreli hızlarda Mach 1.2’ye yaklaşabiliyor ve dört kişilik mürettebatla görev yapıyor. Geniş menzilli AGM-158 (JASSM-ER) ve LRASM gibi seyir füzelerini standoff menzilden kullanma kabiliyeti, kıyı radarları, hava savunma düğümleri veya deniz hedeflerine karşı hassas taarruz imkânı veriyor.

Bu uçakların temel görev tanımı bölgedeki narkotik ağlarını hedef almak olsa da, etkinlikleri yerel istihbarat, sahil güvenlik ve deniz devriyeleri ile sahra gözetleme ve adli süreç desteğine bağlı. Hedef tespit, devriye ve el koyma yetkileri, harekât sonrası delil toplama ve adli süreçler için kritik önemde. Bölgesel üsler, tanker güzergâhları ve diplomatik izinler ise tepki süresini kısaltıp sorti oranını artırıyor.

Kamuoyu mesajı ve üst düzey ABD yetkililerinin açıklamalarıyla birleştiğinde tekrarlayan bombardıman uçuşları, Caracas’ın karar alma zamanını sıkıştırmaya yönelik bilinçli bir caydırıcı etki yaratıyor. Ancak böyle bir yakın operasyon riskleri de beraberinde getiriyor: Venezuela’nın Su-30’ları tarafından yapılan engellemeler, radyo gerilimleri veya kazara silah kullanımı yanlış hesaplamalara yol açabilir. Ayrıca bölgede bulunan yabancı danışmanlar ve yükler—özellikle Rus unsurlar—çatışma riskini ve jeopolitik karmaşıklığı artırıyor.

Planlamacılar için seçenekler sınırlı ve karmaşık. Kararlı ancak sınırlı kinetik seçenekler (belirli hava savunma düğümlerine yönelik standoff baskılar veya deniz lojistiğine dönük hedefler) mevcutken, bunların ikincil sonuçları, yasal gerekçelendirme ve koalisyon iletişimini gerektiriyor. Ekonomik ve istihbarat temelli baskı, bölgesel istihbarat paylaşımı, uluslararası hukuka uygun deniz aramaları ve hassas uyuşturucu müdahaleleri gibi daha düşük riskli araçlar da baskıyı sürdürebilir. Mevcut B-1B görevleri hem operasyon hazırlığı hem de politik mesaj taşıyor: Washington’un elinde uzak standoff taarruz seçenekleri olduğunu göstermek, rakiplerin niyet ve pozisyonlarını açığa çıkarmaya zorlamak amacıyla tasarlandı.

En Son Haberler
- Reklam -spot_imgspot_imgspot_imgspot_img
- Reklam -spot_imgspot_imgspot_imgspot_img