Çin’in uzun süredir geliştirdiği CH-7 hayalet sınıfı insansız hava aracı, ilk kez havada görüntülenerek programın aktif test aşamasına geçtiğini ortaya koydu. Uçuş görüntüleri, Pekin’in yüksek irtifa, düşük görünürlüklü keşif ve hassas taarruz kabiliyetlerini bir üst seviyeye taşımaya hazırlandığını gösteriyor.
Sosyal medyada paylaşılan fotoğraflarda, geniş kanat açıklığına sahip uçan kanat tasarımının test amaçlı eklenen dikey yüzeylerle uçtuğu görüldü. Bu yapılandırma, Çinli mühendislerin kontrol kabiliyeti ve radar izi arasında denge kurmaya çalıştığını işaret ediyor. CH-7’nin iç silah yuvası, yüksek irtifa uçuş profili ve uzun menzilli görev kapasitesi, platformu özellikle yoğun şekilde korunmuş hava sahalarında kullanılabilir hâle getiriyor.
Uzmanlar, CH-7’nin Çin Hava Kuvvetleri ve Donanması için “uzaktan gözetleme ve hassas vuruş” zincirinde kilit bir halka olacağını değerlendiriyor. Uçak, radar yayıcılarını tespit ederek komuta merkezleri, füze bataryaları ve yüksek değerli deniz hedeflerini belirleyebilecek; gerektiğinde saldırı gerçekleştirebilecek ya da diğer vuruş unsurlarına hedef bilgisi aktarabilecek.
ABD’nin benzer sınıfta operasyonel bir platforma henüz geçmemiş olması, CH-7’nin ortaya çıkışını stratejik açıdan daha dikkat çekici kılıyor. Çin’in bu teknolojiyi olgunlaştırması hâlinde, drone’un Tayvan Boğazı’ndan Japonya açıklarına ve Güney Çin Denizi’ne kadar geniş bir bölgede uzun süreli keşif ve taarruz operasyonlarında kullanılabileceği değerlendiriliyor.
Askerî analistler, önümüzdeki dönemde yeni prototiplerin üretim numaraları, testlerin kıyı bölgelerine taşınması ve platformun diğer insansız sistemlerle ortak tatbikatlara katılması gibi işaretlerin yakından takip edilmesi gerektiğini belirtiyor. CH-7’nin sahaya sürülmesi, ABD ve müttefiklerinin Pasifik bölgesindeki kuvvet koruma doktrinlerini yeniden gözden geçirmelerini gerektirebilir.
