17 Kasım Pazartesi 2025

Ukrayna MiG-29 Savaş Uçağı, JDAM-ER Mühimmatıyla İşgal Altındaki Köprüyü Vurdu

spot_img
spot_imgspot_imgspot_imgspot_img

Ukrayna Hava Kuvvetleri’ne ait bir MiG-29, 16 Kasım 2025’te ABD tarafından sağlanan GBU-62 güdümlü bombaları kullanarak Rus kontrolündeki Zaporijya bölgesinde önemli bir lojistik köprüsünü imha etti. Uzak menzilden hassas vuruş yeteneği sağlayan JDAM-ER kitleriyle gerçekleştirilen saldırı, Rus birliklerinin güney cephe hattındaki ikmal akışını ciddi şekilde sekteye uğrattı.

JDAM-ER Donanımlı MiG-29’lar Rus Lojistiğini Hedef Alıyor

Ukraynalı kaynaklar tarafından paylaşılan görüntülerde, MiG-29’un Kamianske yakınlarında bulunan kritik bir geçiş köprüsüne iki adet GBU-62 bıraktığı görülüyor. Köprünün taşıyıcı ayağını ortadan kaldıran doğrudan isabet, Rus ordusunun cephenin bu hattındaki en güvenli ve asfalt kaplamalı ikmal yolunu kullanılamaz hâle getirdi.

Ukrayna Hava Kuvvetleri personellerinin yönettiği Soniashnyk platformu, MiG-29/JDAM-ER kombinasyonunun özellikle köprüler ve geçiş noktaları gibi yüksek değerli altyapıları sistematik olarak hedef aldığını belirtiyor. Bu yaklaşım, Ukrayna’nın güney cephesinde Rus lojistik ağını yıpratmaya yönelik uzun vadeli stratejisinin bir parçası olarak görülüyor.

Sovyet Tasarımı MiG-29, Batı Teknolojisiyle Hibrit Bir Platforma Dönüşüyor

1970’lerde geliştirilen MiG-29, başlangıçta hava üstünlüğü görevleri için tasarlanmış bir savaş uçağıydı. Ancak Ukrayna, savaş boyunca bu platformu modern mühimmatlarla uyumlu hâle getirerek çok amaçlı bir vurucu güce dönüştürdü.

JDAM-ER sisteminin sağladığı GPS/INS güdümü ve açılır kanat mekanizması, bombanın yaklaşık 70–80 kilometre menzile kadar süzülerek hedefi yüksek hassasiyetle vurmasını mümkün kılıyor. Ukraynalı mühendisler, NATO standardı veri yollarına sahip olmayan MiG-29’lar için özel bir fırlatma rayı tasarlayarak bu mühimmatın sorunsuz şekilde kullanılmasını sağladı.

Bugün Ukrayna MiG-29’ları sadece geleneksel Sovyet mühimmatlarını değil, AGM-88 HARM gibi Batı menşeli füzeleri ve JDAM-ER gibi hassas güdümlü bombaları da taşıyabiliyor.

Stand-Off Vuruş Kabiliyeti, Cephe Dinamiklerini Değiştiriyor

JDAM-ER, Ukrayna’ya fırlatma hattına girmeden Rus hedeflerini vurabilme avantajı sağlıyor. Bu teknoloji:

  • HIMARS menziline yakın uzaklıktaki sabit hedefleri vurabiliyor,
  • seyir füzelerine kıyasla çok daha düşük maliyetli bir seçenek sunuyor,
  • mühimmat depoları, komuta merkezleri ve köprüler gibi kritik hedeflerde yüksek etki yaratıyor.

Köprülerin hedef alınması, Rus birliklerinin cephenin ön saflarına mühimmat, yakıt ve personel sevkiyatını zorlaştırıyor. Alternatif geçiş noktalarının hem daha uzun hem de daha savunmasız olması, Rus ordusunun operasyonel baskısını artırıyor.

Rusya’nın UMPK Sistemleri ile Paralellikler

Rus ordusu da FAB serisi bombaları UMPK kitleriyle güdümlü hale getirerek benzer bir yaklaşım benimsiyor. Ancak Ukrayna’nın JDAM-ER stoklarını daha seçici şekilde, yüksek değerli ve stratejik hedeflerde kullandığı belirtiliyor. Zaporijya’daki köprü saldırısı da bu yaklaşımın etkili bir örneği olarak öne çıkıyor.

Stratejik Etki: Güney Cephesi İçin Kritik Bir Darbe

Kamianske yakınlarındaki köprü, Rus güçlerinin Stepove ve Lobkove yönlü ilerleyişini destekleyen en önemli ikmal güzergâhlarından biriydi. Köprünün imha edilmesi, bu ilerleyişi yavaşlatırken Rus birliklerini daha riskli güzergâhlara yönelmeye mecbur bırakıyor.

Saldırı, Ukrayna’nın MiG-29 filosunu modern savaş alanına uyarlama çabasının somut bir göstergesi olarak öne çıkıyor. Sovyet kökenli platformların Batı mühimmatlarıyla birleşmesi, Ukrayna’ya uzun menzilli hassas vuruş kapasitesi kazandırarak Rus komutanların her köprü ve lojistik hat için ek savunma tedbirleri almasını zorunlu kılıyor.

En Son Haberler
- Reklam -spot_imgspot_imgspot_imgspot_img
- Reklam -spot_imgspot_imgspot_imgspot_img