ABD Hava Kuvvetleri’ne ait B-52H Stratofortress, İspanya’daki Morón Hava Üssü’nden kalkarak Finlandiya üzerinde uçtu ve görev sırasında Finlandiya F/A-18 Hornet’leri tarafından eskort edildi. Uçuş, NATO’nun Kuzey ve Arktik bölgelerdeki savunma planlarına stratejik bombacıların hızlı entegrasyonunu gösterdi.
12 Kasım 2025’te gerçekleşen görev sırasında, B-52 simüle silah atışlarını Finlandiya’nın Sotinpuro eğitim sahasında yapılan hedefler üzerinde gerçekleştirdi. Finlandiya JTAC (ortak terminal taarruz kontrol) ekipleri, uçuş sırasında bombardımanın yönlendirilmesinde aktif rol aldı. Hornet’ler, modern hava-hava füzeleri ve havadan-karaya stand-off silah sistemleriyle donatılmış olarak, bombacıya yakın hava desteği sağladı ve hava sahasının güvenliğini sağladı.
Bu tür görevler, hem ABD hem de Finlandiya hava kuvvetleri için taktik ve operasyonel avantajlar sunuyor. B-52 birimlerinin Avrupa’dan Arktik bölgeye uzun menzilli uçuşları, hava yakıt ikmali, yoğun hava sahasında navigasyon ve NATO kontrolündeki çok uluslu operasyonlarla koordinasyonu pekiştiriyor. Finlandiya Hornet’leri ise ağır ve yavaş hareket eden bir hedefi koruma deneyimi kazanıyor; bu, normal hava devriye görevlerinden farklı taktik planlama gerektiriyor.
Stratejik açıdan, B-52’nin F-18 eskortuyla Finlandiya semalarında uçması, NATO’nun Kuzey Avrupa’daki caydırıcılık kapasitesinin somut bir göstergesi oldu. Görev, Finlandiya’nın hava savunma altyapısının ve yüksek hazırlıklı birliklerinin, İttifak uçaklarıyla entegre şekilde operasyon yapabileceğini teyit ediyor. Finlandiya, F/A-18 Hornet filosunu 2026’dan itibaren F-35A Lightning II ile değiştirmeye başlamasına rağmen, modernize edilmiş Hornet’ler hâlâ NATO’nun kuzeydeki hava gücünün omurgasını oluşturuyor.
Bu görev, sosyal medyada dikkat çeken bir görüntü olmanın ötesinde, NATO ve Finlandiya’nın ortak operasyon yeteneklerini, JTAC entegrasyonunu ve siyasi taahhütleri sahada test eden bir uygulama olarak öne çıkıyor. Önümüzdeki yıllarda benzer görevlerin rutin hâle gelmesi bekleniyor ve bu, NATO’nun Arktik caydırıcılığının güvenilirliğini pekiştiriyor.





