ABD Ordusu’na bağlı 1. Piyade Tümenine ait tank mürettebatı, 7 Ekim 2025 tarihinde Bulgaristan’daki Novo Selo Eğitim Alanı’nda Abrams tank atış tatbikatını başarıyla tamamladı. Tatbikat, NATO’nun doğu kanadında muharebe hazırlığını güçlendirmeyi ve bölgedeki güvenlik tehditlerine karşı caydırıcılığı artırmayı hedefliyor.
ABD Savaş Bakanlığı’nın 5 Ekim 2025’te yayımladığı bilgiye göre, 1. Zırhlı Tugay Muharebe Ekibi bünyesindeki 1-16 Piyade Alayı personeli, 29 Eylül–5 Ekim tarihleri arasında gece ve gündüz safhalarını kapsayan yoğun bir atış eğitimi gerçekleştirdi. Eğitim sürecinde her tankın ateş kontrol sistemi Canlı Atış Doğruluk Testi (LFAST) ile kalibre edilerek doğrulandı. Bu test, silah sistemlerinin gerçek mesafe verileriyle uyumlu hale getirilmesini ve ilk atış isabet oranının artırılmasını sağladı.
Tatbikatın merkezinde yer alan M1A2 Abrams ana muharebe tankı, 120 mm M256 yivsiz topu, gelişmiş termal görüntüleme sistemleri ve dijital atış kontrol altyapısıyla dikkat çekti. 1.500 beygir gücündeki türbin motoru sayesinde yüksek manevra kabiliyeti sunan 70 tonluk platform, NATO’nun doğu hattında ateş gücü ve hareket üstünlüğünü bir araya getiriyor. Tank, 7.62 mm M240 eş eksenli makineli tüfek ve komutan istasyonuna entegre .50 kalibrelik M2HB ağır makineli tüfekle destekleniyor.
Abrams mürettebatı, gün boyu ve gece yapılan atışlarda “avcı–katil” taktiklerini uygulayarak hedef tespitinden imhaya kadar geçen süreyi minimuma indirdi. Tatbikatın ilerleyen safhalarında ekipler, platon ve tabur düzeyindeki birleşik kuvvet senaryolarında Bradley zırhlı muharebe araçlarıyla koordineli hareket etti. Bu kapsamda, Abrams tanklarının ateş gücü; Bradley araçlarının taşıdığı piyadeler, sensörler ve 25 mm top desteğiyle entegre edilerek çok katmanlı bir muharebe ortamı simüle edildi.
Bulgaristan’ın Karadeniz ile Balkanlar arasındaki stratejik konumunda bulunan Novo Selo Üssü, NATO’nun güneydoğu kanadı için kritik öneme sahip. ABD’nin bölgede düzenli olarak gerçekleştirdiği zırhlı birlik rotasyonları ve eğitim faaliyetleri, ittifakın caydırıcılık kapasitesini pekiştirirken, Rusya’ya da güçlü bir mesaj gönderiyor.
Bu kapsamda yapılan tatbikat, yalnızca bir eğitim faaliyeti değil; aynı zamanda ABD ve NATO’nun Avrupa’daki muharebe kabiliyetinin, gerektiğinde kısa sürede konuşlanabileceğinin bir göstergesi olarak değerlendiriliyor.
