Orta Doğu’da yükselen gerilim, küresel enerji piyasalarında ciddi dalgalanmalara neden oluyor. ABD’nin İran’ın kritik nükleer tesislerine düzenlediği hava saldırıları sonrası Brent petrolünün varil fiyatı 78 doların üzerine çıkarak son beş ayın en yüksek seviyesine ulaştı. Bu gelişmeler, küresel enerji güvenliği ve ekonomi açısından büyük önem taşıyor.
ABD’nin Saldırıları ve Petrol Piyasalarına Etkisi
ABD, İran’ın Fordo, Natanz ve İsfahan’daki nükleer altyapılarına yönelik hava saldırıları gerçekleştirdi. Bu operasyonlar, enerji piyasasında tedirginlik yarattı ve petrol fiyatlarının hızla yükselmesine yol açtı. Özellikle İran’ın stratejik Hürmüz Boğazı’nı kapatma ihtimalini tartışması, piyasalardaki endişeleri daha da artırdı.
Hürmüz Boğazı, dünya petrol ticaretinin yaklaşık üçte birinin geçtiği kritik bir su yolu olarak biliniyor. Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri ve Irak gibi bölgenin önemli petrol üreticileri, ihracatlarının büyük kısmını bu dar boğaz üzerinden gerçekleştiriyor. Boğazın kapanması veya tıkanması, dünya petrol arzını olumsuz etkileyerek fiyatları önemli ölçüde yükseltebilir.
Trump’tan Petrol Üreticilerine Sert Uyarı
ABD Başkanı Donald Trump, yaşanan gelişmelerin ardından sosyal medya platformu Truth Social üzerinden önemli açıklamalarda bulundu. Trump, petrol fiyatlarının düşürülmesi çağrısı yaparak, “Petrol fiyatlarını düşürün, gözüm üzerinizde. Düşmanın ekmeğine yağ sürmeyin” ifadelerini kullandı. Aynı zamanda, ABD Enerji Bakanlığı’na yönelik, “Hemen sondaj yapın” çağrısında bulundu. Bu açıklamalar, ABD’nin hem enerji arzını artırma kararlılığını hem de piyasalardaki fiyat artışlarına karşı tepkiyi ortaya koyuyor.

Hürmüz Boğazı’nın Küresel Enerji Ticaretindeki Önemi
Hürmüz Boğazı, Basra Körfezi’nin çıkış noktası olarak, Orta Doğu’nun petrol ve sıvılaştırılmış doğal gaz (LNG) üretimini dünya pazarlarına ulaştıran en stratejik geçitlerden biri. Günlük yaklaşık 20 milyon varil petrol ve petrol ürünü bu boğazdan geçiyor ve bunun büyük bir bölümü Çin başta olmak üzere Asya pazarlarına yöneliyor.
Bölgedeki petrol ticaretinin yüzde 35’i Suudi Arabistan, yüzde 20’si Birleşik Arap Emirlikleri ve yüzde 17’si Irak tarafından sağlanıyor. Ayrıca, küresel doğal gaz ticaretinin yaklaşık yüzde 20’si de Hürmüz Boğazı üzerinden gerçekleşiyor. Katar’ın LNG ihracatının büyük çoğunluğu bu geçitten Asya ve Avrupa’ya taşınıyor.

Petrol Fiyatlarında Daha Fazla Artış Riski
Enerji piyasalarındaki uzmanlar, Goldman Sachs gibi kurumlar, İran ve ABD arasındaki gerginliğin devam etmesi halinde Brent petrol fiyatlarının 110 dolara kadar çıkabileceği uyarısında bulunuyor. Hürmüz Boğazı’nın kapanması ya da tıkanması, arz kesintilerine ve dolayısıyla enerji fiyatlarında sert yükselişlere yol açabilir.
Orta Doğu’daki askeri ve siyasi hareketlilik, dünya enerji piyasalarında belirsizlik ve fiyat artışlarını beraberinde getiriyor. ABD’nin İran’a yönelik operasyonları ve Hürmüz Boğazı’nın önemi, küresel enerji arzının ne denli hassas olduğunu bir kez daha gözler önüne seriyor. Enerji üreticilerinin artan talepleri karşılamak için üretimi hızlandırmaları ve bölgesel gerilimin diplomatik yollarla çözülmesi, piyasalarda istikrarın sağlanması için kritik önemde.