22 Temmuz Salı 2025

Kraliyet Hava Kuvvetleri, E-7 Wedgetail AEW Uçağının İlk Uçuşu ile Stratejik Hava Gözetimini Güçlendiriyor

spot_img
spot_img

Birleşik Krallık Kraliyet Hava Kuvvetleri (RAF), yeni nesil havadan erken ihbar ve kontrol (AEW&C) uçağı E-7 Wedgetail AEW Mk1’in kamuoyuna ilk gösterimini Royal International Air Tattoo (RIAT) 2025 kapsamında RAF Fairford üssünde gerçekleştirdi. Bu stratejik tanıtım, Birleşik Krallık’ın hava gözetimi ve muharebe sahası yönetim kabiliyetlerinde ileriye dönük önemli bir sıçrama anlamına gelirken, NATO’nun entegre hava ve füze savunma yapısına olan bağlılığını da pekiştiriyor.

Birleşik Krallık Savunma Bakanlığı, Mart 2019’da Amerikan savunma sanayi devi Boeing ile beş adet E-7 Wedgetail AEW Mk1 uçağı için anlaşma imzalamıştı. Ancak 2021 yılında yapılan bütçe ve kabiliyet değerlendirmeleri sonucunda sipariş üç uçakla sınırlandırıldı. Yaklaşık 1.5 milyar sterlin değerindeki sözleşme kapsamında uçakların tedariki, görev sistemlerinin entegrasyonu, yer destek altyapısı ve uzun dönemli bakım hizmetleri yer alıyor. Uçaklar, ticari havacılıkta kullanılmış ikinci el Boeing 737-700 platformları üzerine inşa edilerek, Boeing Defence UK iş birliğinde Birmingham’daki STS Aviation Services tesislerinde askeri görev sistemlerine dönüştürülüyor.

İlk E-7 uçağının 2026 yılında ilk operasyonel kabiliyete (IOC) ulaşması, tüm sistemin ise 2028 itibarıyla tam operasyonel kapasiteye (FOC) erişmesi bekleniyor. Üç uçaklık filo, İskoçya’daki RAF Lossiemouth üssünde konuşlu 8. Filo (No. 8 Squadron) tarafından işletilecek. Böylece, E-3D Sentry’nin 2021’de emekliye ayrılmasından bu yana yaşanan havadan erken ihbar kabiliyet boşluğu giderilmiş olacak.

E-7 Wedgetail AEW Mk1, Boeing’in 737 Next Generation gövdesi temel alınarak tasarlanmış olsa da uçağın gerçek gücü, gelişmiş görev sisteminde yatıyor. Uçağın tepesine monte edilen Northrop Grumman üretimi Çok Rollü Elektronik Taramalı Dizi (MESA) radarı, 360 derece kapsam sağlayarak hava ve deniz hedeflerini aynı anda çok uzak menzillerden takip edebiliyor. Avcı uçağı boyutundaki hedefleri 370 kilometreden fazla menzilde tespit edebilen radar, yüzlerce hedefi eş zamanlı olarak izleme kapasitesine sahip.

Wedgetail, yalnızca bir radar platformu değil; aynı zamanda hava sahasında bir komuta merkezi olarak işlev görüyor. Gelişmiş operatör konsollarında görev yapan mürettebat, savaş uçaklarını yönlendirme, önleme görevlerini koordine etme, deniz unsurlarını sevk ve idare etme, kara operasyonlarını izleme gibi birçok kritik görevi eş zamanlı olarak yürütebiliyor. Bu yönüyle uçak; taktik seviyeden stratejik koordinasyona kadar çok katmanlı görev yapabilme kabiliyeti sunuyor.

AEW&C (Havadan Erken İhbar ve Kontrol) kavramına aşina olmayanlar için Wedgetail’in görevi; gökyüzünü, denizleri ve yeryüzünü sürekli tarayarak muhtemel tehditleri — düşman uçakları, seyir füzeleri veya savaş gemileri gibi — erkenden tespit edip, dost kuvvetleri bu tehditlere karşı uyarmaktır. Ayrıca, savaş uçaklarına yol göstererek onları hedefe yönlendirme, tüm birliklerin aynı bilgiye dayalı hareket etmesini sağlama gibi görevlerle gerçek zamanlı koordinasyonu mümkün kılar. Bu yönüyle, modern savaş alanında hız, farkındalık ve iletişim gibi hayati unsurlarda üstünlük sağlar.

İngiltere’nin üç adetlik E-7 filosu, ulusal operasyonel ihtiyaçlara göre özel olarak yapılandırılıyor. Görev sistemlerinin entegrasyonu ve test süreçleri, Birmingham’da yer alan STS Aviation Services tesisinde gerçekleştiriliyor. Her bir uçak, elektronik harp sistemlerinin kalibrasyonu ve sensörlerin test sürecinden geçiyor. Uçaklar ayrıca VIII. Filo’ya özel renk ve işaretlemelerle donatılıyor. Wedgetail’ler, RAF’nin dokuz adetlik P-8 Poseidon deniz karakol uçağı filosuyla birlikte RAF Lossiemouth’ta konuşlandırılacak. Her iki platformun da Boeing 737NG gövdesi üzerine inşa edilmesi, bakım, lojistik ve eğitim alanında önemli sinerjiler yaratıyor.

E-3D Sentry’nin emekliliği sonrası oluşan radar kapsama boşluğu, o dönemde büyük ölçüde NATO’nun E-3A AWACS filosu ve ABD’nin AEW&C varlıkları ile doldurulmuştu. Wedgetail’lerin tam olarak hizmete girmesiyle birlikte Birleşik Krallık, egemen hava gözetim ve komuta-kontrol kabiliyetini tekrar kazanmış olacak. Uçaklar, ileride hipersonik süzülme araçları, düşük görünürlüklü insansız hava araçları ve entegre hava savunma sistemleri gibi yeni nesil tehditlere karşı da güncellenebilir yapısıyla hazırlıklı olacak.

Ayrıca E-7 programı, Kraliyet Hava Kuvvetleri’nin Geleceğin Muharip Hava Sistemi (FCAS) vizyonuyla da uyumlu ilerliyor. Bu uçakların, mevcut platformların yanı sıra 6. nesil Tempest savaş uçağı ile birlikte çalışması planlanıyor. Dağıtık muharebe ortamlarında, ağ merkezli savaş yapısının omurgasını oluşturacak.

RIAT 2025’teki gösterim, yalnızca E-7’nin ilk halkla buluşması olmakla kalmadı; aynı zamanda bu platformun Birleşik Krallık’ın değişen hava gücü doktrinindeki merkezi rolünü de gözler önüne serdi. Euro-Atlantik bölgesindeki güvenlik tehditleri artarken, E-7 Wedgetail’in devreye girmesiyle RAF, ağ destekli harekât, yüksek hassasiyetli koordinasyon ve müttefiklerle tam uyumlu görev yapabilme alanlarında öncü pozisyonunu güçlendiriyor.

spot_img
En Son Haberler
Diğer Haberler

Leave a Reply

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz