Artan küresel gerilimler ve talep doğrultusunda Lockheed Martin, Javelin füzesi üretim kapasitesini kapsamlı şekilde artırmaya hazırlanıyor. Raytheon ile kurduğu Javelin Ortak Girişimi (JJV) aracılığıyla şirket, yıllık üretimi 2.400 adetten 2026 sonuna kadar yaklaşık 4.000 adede çıkarmayı hedefliyor. Bu %65’lik iddialı artış, füzenin farklı operasyon sahalarında taşıdığı stratejik önemin altını çiziyor.
Bu üretim artışı, Lockheed Martin’in altyapı ve üretim süreçlerinin köklü şekilde yenilenmesiyle destekleniyor. Alabama ve Florida’daki tesislere, hem üretim verimliliğini artıran hem de siber güvenlik standartlarını karşılayan ileri seviye test ve otomasyon sistemleri kuruluyor. Bu dönüşümün temelinde, gerçek zamanlı veriyle kalite kontrol ve üretim takibi sağlayan SystemLink gibi dijital araçlar yer alıyor.
Resmi adı FGM-148 olan Javelin füzesi, omuzdan atılan, taşınabilir bir anti-tank silah sistemi olarak biliniyor ve “ateşle ve unut” teknolojisiyle öne çıkıyor. 1990’larda M47 Dragon’un yerini alarak hizmete giren sistem, dünya genelinde piyade birlikleri için vazgeçilmez bir çözüm haline geldi. Gelişmiş optikleri ve çift modlu saldırı kabiliyeti (tanklar için üstten, siperler için doğrudan saldırı) sayesinde 4.000 metreden fazla mesafedeki zırhlı hedefleri etkisiz hale getirebiliyor.
Javelin, Ukrayna-Rusya savaşı sırasında yeniden uluslararası ilgi odağı haline geldi. Ukrayna ordusu tarafından Rus zırhlı birliklerinin ilerleyişini durdurmak için etkin bir şekilde kullanıldı. Hafif, kullanımı kolay ve yüksek isabet oranına sahip olan bu füze sistemi, Ukrayna’nın direniş ve taktiksel üstünlük sembolü haline geldi. Ormanlık alanlardan, binaların çatılarından ve şehir içi bölgelerden yapılan baskınlarda, Javelin’in üstten saldırı modu ve hızlı mevzi değiştirme avantajı ölümcül etki sağladı.
Ukrayna’daki çatışmalardan elde edilen veriler, Javelin’in hem geleneksel zırhlara hem de modern aktif koruma sistemlerine karşı yoğun muharebe koşullarında dahi etkili olduğunu kanıtladı. Bu performans, NATO üyeleri ve Hint-Pasifik ortakları başta olmak üzere birçok ülkenin ilgisini artırdı. Bu ülkeler, giderek artan yüksek yoğunluklu tehdit senaryolarına karşı hazırlıklı olmak istiyor.
Bu büyüyen talebi karşılamak için Lockheed Martin, üretim merkezlerine siber güvenlik önlemleriyle donatılmış yeni nesil test istasyonları kuruyor: Troy’da 14, Ocala’da 8 ve Huntsville’da 2 adet. Bu güncel sistemler, aynı anda dört füze arayıcısını test edebiliyor ve bu da test kapasitesini dört katına çıkarıyor. Ayrıca, tam ölçekli kalite kontrol ve çevresel dayanıklılık testlerini destekliyor.
Modernizasyon projesi, tedarikçilerle yakın iş birliği içinde yürütülüyor ve tedarik zincirinin tamamında kapasite artışı sağlanıyor. Modüler test altyapısı, gelecekte müttefik ülkelerle ortak üretim anlaşmalarına zemin hazırlayabilecek esnekliği de beraberinde getiriyor.
Sonuç olarak, Lockheed Martin’in Javelin programına yaptığı bu yatırımlar yalnızca üretimi artırmayı değil, aynı zamanda bu kanıtlanmış ve esnek anti-zırh sistemini geleceğe hazırlamayı amaçlıyor. Jeopolitik belirsizlikler derinleşmeye devam ederken, Javelin dünya genelinde caydırıcılığın ve modern kara savaş stratejisinin temel unsurlarından biri olmaya devam ediyor.