Murat İkinci, Türk savunma sanayisinin vizyoner yöneticilerinden biri olarak, teknoloji odaklı liderliği ve derin mühendislik bilgisiyle sektörde önemli izler bırakmıştır. 1 Temmuz 2020 tarihinden bu yana ROKETSAN Genel Müdürü olarak görev yapan İkinci, Türkiye’nin savunma ve uzay alanındaki stratejik projelerine yön veren isimlerin başında gelmektedir.
Akademik kariyerine Bilkent Üniversitesi’nde başlayan Murat İkinci, burada Bilgisayar Mühendisliği alanında hem lisans hem de yüksek lisans eğitimlerini tamamlamıştır. 2010 yılında yine Bilkent Üniversitesi’nden Executive MBA derecesi alarak yönetimsel yetkinliğini mühendislik tecrübesiyle birleştirmiştir.
Profesyonel kariyerine 1996 yılında Bilkent Üniversitesi’nde araştırma görevlisi olarak adım atan İkinci, 1997’de HAVELSAN bünyesinde Yazılım Mühendisi olarak görev aldı. 2000 yılında STM Savunma Teknolojileri Mühendislik ve Ticaret A.Ş.’ye geçerek burada komuta kontrol sistemleri ve haberleşme teknolojileri gibi kritik projelerde önemli roller üstlendi.
STM’de hızla yükselen kariyeri kapsamında Yazılım Bölümü Müdürlüğü ve Savunma Projelerinden Sorumlu Direktörlük görevlerini yürüttü. 2013 yılında Genel Müdür Yardımcılığı görevine atanarak Mühendislik ve Danışmanlık alanlarında liderlik yaptı. Bu süreçte Pakistan Donanması için geliştirilen Denizde İkmal Tankeri (PNFT) ve Türkiye’nin yerli savaş gemisi projesi olan MiLGEM’in ilerlemesinde aktif rol aldı.
2018 yılında STM Genel Müdürü görevine getirilen İkinci, şirketin yurt içi ve yurt dışındaki etkinliğini önemli ölçüde artırarak birçok savunma projesinin başarıyla yürütülmesini sağladı.
2020 yılında ROKETSAN’ın Genel Müdürü olarak atanan Murat İkinci, bu görevde hem üretim altyapısını geliştirme hem de uluslararası rekabette Türkiye’yi daha ileri taşıma vizyonuyla hareket etmektedir. Onun liderliğinde ROKETSAN, son üç yılda üretim tesislerine 500 milyon dolardan fazla yatırım yaparak hem kapasitesini artırmış hem de Türk Silahlı Kuvvetleri’nin modern ihtiyaçlarına yönelik çözümler geliştirmiştir.
Murat İkinci, teknolojiye duyduğu güven, yerli üretime olan inancı ve stratejik yönetim anlayışıyla Türkiye’nin savunma sanayi hamlesine yön veren nadir isimlerden biri olarak görülmektedir. Sektördeki 25 yılı aşkın deneyimiyle; mühendislikten yöneticiliğe uzanan yolculuğu, genç mühendisler ve strateji uzmanları için ilham verici bir örnek teşkil etmektedir.
