2 Ağustos Cumartesi 2025

Roketsan, IDEF 2025’te Gizli Derin Taarruzlar İçin Konteynerleştirilmiş EREN Dolaşan Mühimmat Fırlatıcısını Tanıttı

spot_img
spot_img

İstanbul’da düzenlenen IDEF 2025 fuarında Roketsan, yeni geliştirilen EREN dolaşan mühimmat sisteminin konteynerleştirilmiş fırlatıcı versiyonunu tanıtarak mobil derin taarruz operasyonlarının çehresini değiştirdi. Bir kamyon üzerine yerleştirilmiş sivil bir yük konteyneri gibi kamufle edilen sistem, 12 adet yüksek hızlı dolaşan mühimmatın gizli bir şekilde konuşlandırılmasına imkân tanıyor. Bu yenilik, Türkiye’nin esnek, hayatta kalabilir ve kolay konuşlanabilir hassas taarruz yeteneklerine yaklaşımında önemli bir dönüm noktası olarak öne çıkıyor. Hem yurt içi hem de ihracat potansiyeli ile çok rollü, modüler silah platformlarına olan ilginin arttığını gözler önüne seriyor.

Bu yeni fırlatma konseptinin merkezinde, 35 kilogram ağırlığında, jet motorlu ve hem kara hem de hava hedeflerine karşı görev yapabilen EREN mühimmatı yer alıyor. 100 kilometrenin üzerinde menzile ve 15 dakikadan fazla havada kalma süresine sahip olan EREN, hedeflerini optik terminal arayıcı ile yüksek hassasiyetle vuruyor. Uzun süreli uçuş yerine yüksek hızda taarruz kabiliyetine ve çoklu platformlardan fırlatılabilirliğe odaklanan sistem; İHA’lar, helikopterler, kara ve deniz platformlarının yanı sıra ilk kez kamufle edilmiş bir kamyon-konteyner fırlatıcıdan da ateşlenebiliyor.

Konteynerleştirilmiş fırlatıcı versiyonunun geliştirilmesi, Roketsan’ın modern muharebe koşullarına, özellikle düşük görünürlük ve yüksek hareket kabiliyeti gerektiren çatışma ortamlarına duyarlılığını yansıtıyor. IDEF’te sergilenen gizli Kara Atmaca sistemiyle benzerlik gösteren yeni EREN fırlatıcı, önleyici tespit veya hedef olmaktan kaçınarak operasyonel esneklik sunuyor. Sivil lojistik konteynerleriyle birebir örtüşen dış tasarımı sayesinde, pusuya dayalı ya da dağınık harp ortamlarında stratejik avantaj sağlıyor.

İsrail yapımı Harop gibi geleneksel dolaşan mühimmatlar veya UMTAS gibi daha ağır tanksavar sistemleriyle kıyaslandığında EREN, hız, harp başlığı kapasitesi ve çift yönlü görev kabiliyeti açısından benzersiz bir denge sunuyor. Çok rollü yapısı ve yeni konteyner fırlatıcı ile birlikte EREN; sürü saldırıları, insansız hava araçlarına karşı otonom müdahaleler veya yüksek değerli kara hedeflerine düşük lojistik yükle hassas taarruzlar için etkili bir unsur haline geliyor. Bu da EREN’i, çeviklik, inkâr edilebilirlik ve hızlı yeniden konuşlanma gibi faktörlerin belirleyici olduğu modern hibrit savaşın vazgeçilmez bir parçası yapıyor.

Stratejik açıdan bakıldığında, konteynerleştirilmiş EREN fırlatıcısının tanıtılması, Türkiye’nin hayatta kalabilir, maliyet etkin caydırıcılık teknolojilerine dayalı savunma kabiliyetlerini geliştirme çabasının sürdüğünü gösteriyor. Türk Silahlı Kuvvetleri açısından sistem, asimetrik tehditlere karşı hızlı tepki verme kapasitesini artırıyor ve dinamik sahalarda dağınık operasyonlara destek sunuyor. Jeopolitik düzeyde ise Türkiye’nin, hem konvansiyonel hem de gri bölge çatışmalarına uygun taktik taarruz sistemlerinin kilit ihracatçısı olma hedefini vurguluyor. Bu yaklaşım, NATO veya bağlantısız ülkelerin de modern savaşın değişen doğasına nasıl uyum sağlayabileceğine dair bir örnek teşkil ediyor; zira artık “görünür olmak”, “hedef olmak” anlamına geliyor.

IDEF 2025’te kamyona entegre konteynerli EREN fırlatıcısını sergileyen Roketsan, hassasiyet, hareketlilik ve gizliliği tek bir operasyonel pakette birleştiren yeni nesil taarruz sistemlerinin öncüsü olarak konumunu güçlendiriyor. EREN ailesinin bu en son evrimi, daha dağınık, uyarlanabilir ve katmanlı savunma doktrinlerine yönelişi yansıtıyor. Türkiye bu dönüşümde merkezi bir rol oynamayı hedefliyor.

spot_img
En Son Haberler
Diğer Haberler

Leave a Reply

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz