Türkiye’nin deniz savunma alanındaki kabiliyetlerine yeni bir soluk geliyor. Savunma Teknolojileri Mühendislik ve Ticaret A.Ş. (STM) tarafından geliştirilen NETA 300 adlı insansız sualtı aracı (UUV), tamamen yerli imkanlarla tasarlandı. Mayın avlama, keşif-gözetleme ve arama-kurtarma gibi kritik görevler için geliştirilen bu sistem, askeri ve sivil kullanımda çok yönlülüğüyle dikkat çekiyor.
Yerli Tasarım, Küresel Vizyon
STM’nin uzun süredir üzerinde çalıştığı NETA projesi, Türkiye’nin deniz altı güvenliğinde dışa bağımlılığını azaltmayı ve dünya pazarına rekabetçi bir çözüm sunmayı hedefliyor. NETA 300, bu projenin ilk ürünü olarak öne çıkıyor. SAHA EXPO 2024’te ilk kez tanıtılan araç, modüler yapısı sayesinde farklı görev ihtiyaçlarına kolayca adapte edilebiliyor.
Kompakt ve Güçlü: Teknik Özellikler
NETA 300, 2,7 metre uzunluğa ve 205 mm gövde çapına sahip. Görev donanımıyla birlikte yaklaşık 70 kilogram ağırlığında olan araç, 300 metreye kadar dalış yapabiliyor. 3 knot seyir ve 5 knot maksimum hız kapasitesiyle görev bölgesine hızlı erişim sağlayabiliyor. Görev süresi ise kullanılan batarya kapasitesine bağlı olarak 12 ila 24 saat arasında değişiyor.
Navigasyon sisteminde atalet ölçüm ünitesi (IMU), Doppler log (DVL), altimetre ve GPS gibi sensörler birlikte çalışıyor. İletişimde ise akustik modem, Wi-Fi, LTE ve RF bağlantı seçenekleri mevcut.
Askeri ve Sivil Görevlerde Etkin Rol
NETA 300’ün temel kullanım alanlarından biri mayın karşı tedbir operasyonları (MCM). Yanal tarama sonar, boşluk doldurucu sonar ve isteğe bağlı sentetik açıklıklı sonar (SAS) entegrasyonu sayesinde, deniz mayınlarını yüksek doğrulukla tespit edebiliyor. Bunun yanı sıra:
- Arama-kurtarma görevleri
- İstihbarat, gözetleme ve keşif (ISR)
- Denizaltı savunma harbi (ASW)
- Liman güvenliği ve çevresel tarama
gibi çok sayıda askeri ve sivil görevde etkin olarak kullanılabiliyor.
Sivil alanda ise boru hattı izleme, deniz tabanı haritalama, çevresel izleme, jeofizik araştırmalar ve hatta deniz arkeolojisi gibi görevlerde kullanılabilir olması dikkat çekici.
Dünya Ölçeğinde Rekabet Gücü
NETA 300, teknik kapasitesi ve esnekliğiyle uluslararası muadilleriyle rekabet edebilir düzeyde. Örneğin ABD menşeli REMUS 300, İngiliz BAE Talisman ve Alman Atlas SeaFox gibi sistemlerle benzer dalış kapasitesi ve görev süresi sunuyor. Ancak NETA 300’ün taşınabilirliği, modülerliği ve çoklu görev profiliyle öne çıktığı görülüyor.
Gelecek Planları: NETA Ailesi Genişliyor
STM, NETA 300 ile sınırlı kalmayacak bir vizyon çiziyor. NETA ailesinin farklı boyut ve derinliklere göre uyarlanmış versiyonları olan NETA 100, 600, 1000 ve XLUUV gibi modellerin de geliştirilmesi planlanıyor. Ayrıca sistemin NATO tatbikatlarında test edilmesi için hazırlıkların sürdüğü bildiriliyor.
Mavi Vatan’ın Derinliklerine Yerli Bakış
STM NETA 300, Türkiye’nin insansız sualtı teknolojilerinde ulaştığı noktayı temsil eden önemli bir kilometre taşı. Gerek askeri gerekse sivil alanlarda sunduğu yüksek görev kabiliyeti, kompakt yapısı ve modüler tasarımıyla dikkat çeken sistem, Türkiye’nin deniz altı savunmasındaki bağımsızlık hedefini bir adım daha ileri taşıyor.
STM, NETA ailesiyle yalnızca savunma gücünü değil; aynı zamanda mühendislik ve ihracat potansiyelini de denizlerin altına taşıyor.
