ABD Başkanı Donald Trump, Japonya’nın savunma gücünü önemli ölçüde artıracak bir gelişmeyi resmen duyurdu. Yokosuka’daki USS George Washington gemisi güvertesinde konuşan Trump, Japonya’ya ait F-35 savaş uçakları için ilk parti ABD yapımı havadan havaya füzelerin bu hafta içinde teslim edileceğini açıkladı. Bu sevkiyat, iki ülke arasındaki askeri işbirliğinin derinleştiğinin ve Japonya’nın hava savunma yeteneğinin güçlendiğinin altını çiziyor.
Fox News tarafından 28 Ekim 2025’te yayımlanan bilgilere göre, Trump, ABD Donanması denizcilerine yaptığı konuşmada, gelişmiş ABD silah sistemlerinin teslimatının planlanandan önce ilerlediğini teyit etti.
Japonya’ya gönderilen füzeler arasında, ABD envanterinin en yetenekli havadan havaya silahları olan AIM-120 AMRAAM ve AIM-9X Sidewinder yer alıyor. Her ikisi de, F-35 Lightning II gibi beşinci nesil uçaklarla tam entegrasyon için özel olarak tasarlandı. Özellikle uzun menzilli, radar güdümlü AIM-120D füzesi, Japon pilotlara düşman uçağı tespit edilmeden önce angajmana girme yeteneği sunuyor. AIM-9X ise, kaska entegre nişangah sistemi ve yakın muharebedeki üstün çevikliği ile kısa menzilli hassasiyeti sağlıyor.
Japonya’nın Filo Modernizasyonunda Kritik Adım
Bu teslimat, Tokyo’nun kapsamlı savunma modernizasyonu sürecinde kritik bir zamanda gerçekleşiyor. Japonya, toplam 147 adet F-35 savaş uçağı (Hava Öz Savunma Kuvvetleri için 105 adet F-35A ve Deniz Öz Savunma Kuvvetleri için 42 adede kadar F-35B) tedarik ederek ABD dışındaki en büyük F-35 operatörü olmaya hazırlanıyor. Bu uçaklar, hafif uçak gemisine dönüştürülen Izumo sınıfı destroyörlerde görev yapacak.
Füzelerin gelmesi, F-35 filosunun operasyonel değerini katlıyor. Uçağın hayalet (stealth) özellikleri ve gelişmiş sensörleri, ancak bu yüksek teknolojili mühimmatlarla tam potansiyeline ulaşabilir. Özellikle Doğu Çin Denizi gibi çekişmeli bölgelerde, bu füzeler Çin’in J-20’leri veya Rusya’nın Su-35’leri karşısında Japonya’nın ilk vuruş kabiliyetini ve üstünlüğünü garantiliyor.
Trump’ın Yokosuka ziyareti, Başbakan Sanae Takaichi ile nadir toprak mineralleri işbirliğine odaklanan yeni bir ikili çerçeve anlaşmasının imzalanmasının hemen ardından geldi. Bu anlaşma, endüstriyel kaynakların ötesinde, savunma tedarik zincirlerinin güvenilirliğini de pekiştiriyor.
Bölgesel Güvenlik ve Caydırıcılıkta Yeni Dönem
Çin uçaklarının Senkaku Adaları çevresindeki Japon hava sahasını rutin olarak yokladığı ve Kuzey Kore’nin füze denemelerine devam ettiği bir güvenlik ortamında, bu füzeler Japonya için hayati bir gereklilik. Tam füze kapasiteli bir F-35 filosu, olası ihlallere karşı anında ve ezici bir güçle karşılık verme yeteneği sunarken, caydırıcılık rolünü de güçlendirerek gerginliğin tırmanma riskini azaltıyor.
Bu gelişme aynı zamanda bölgesel kolektif savunmayı da destekliyor. Füze yüklü F-35’ler, Batı Pasifik’teki ABD ve müttefik uçaklarıyla aynı komuta-kontrol mimarisi altında çalışacak. Aynı mühimmat ve iletişim sistemleri, Japon savaşçılarının herhangi bir uyumluluk sorunu olmaksızın ortak devriyelere, tatbikatlara ve kriz yanıtı görevlerine katılmasını sağlıyor.
Japonya’nın savunma bütçesini GSYİH’nın %2’sinin üzerine çıkarma kararı ile birlikte bu füze sevkiyatı, Tokyo’nun yalnızca savunma amaçlı değil, aynı zamanda ileri harekat senaryolarında da güvenilir bir caydırıcılık oluşturma hedefini destekliyor.
