3 Ağustos Pazar 2025

Ukrayna, Artan Rus Tehdidi Nedeniyle Küresel Mayın Yasağından Çekilmeye Hazırlanıyor

spot_img
spot_img

Savaş alanındaki gerçeklerin yön verdiği keskin bir politika değişikliğiyle, Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenski, Ukrayna’nın piyade mayınlarını yasaklayan uluslararası anlaşma olan Ottawa Sözleşmesi’nden çekilme sürecini başlatan bir kararname imzaladı. Bu adım, Ukrayna’nın savunma stratejisinde Rusya’nın yürüttüğü “emsalsiz ve asimetrik savaş” karşısında dramatik bir yeniden düzenlemeye işaret ediyor.

29 Haziran’da imzalanan kararname, Ukrayna’nın çekilmesinin resmiyet kazanması için parlamento onayı ve Birleşmiş Milletler’e resmi bildirimi gerektiriyor. Karar, Ukrayna’nın hâlihazırda dünyanın en fazla mayınlı ülkesi olarak kabul edildiği bir dönemde alındı. Uzmanlar, savaş sona erdikten sonra bile mayın temizliğinin onlarca yıl sürebileceğini belirtiyor.

Ukrayna Dışişleri Bakanlığı yaptığı açıklamada, “Bu bir tercih değil, bir zorunluluktur,” diyerek şu ifadeleri kullandı: “İnsani normlara bağlılığımız sürüyor, ancak halkımızın güvenliği ve devletimizin varlığı her şeyin önündedir.”

Rusya, hiçbir zaman Ottawa Sözleşmesi’ne taraf olmadı ve iddialara göre hem askeri hem sivil alanları hedef alacak şekilde sanayi ölçeğinde kara mayını kullandı. Ukraynalı milletvekilleri, bu durumun taktiksel bir dengesizlik yarattığını ve Ukrayna’yı düşmanın uymadığı kurallara bağlı kıldığını savunuyor.

Ukrayna Parlamento Ulusal Güvenlik Komitesi Sekreteri Roman Kostenko, “Bir savaşta taraflardan biri kurallara uyar, diğeri uymazsa bunun sonucu adalet değil, mağlubiyet olur. Buna izin veremeyiz,” dedi.

Ukrayna bu tutum değişikliğinde yalnız değil. Son aylarda Letonya, Litvanya, Finlandiya, Polonya ve Estonya gibi Rusya sınırında yer alan NATO üyeleri de benzer adımlar attı. Bu ülkeler, artan güvenlik tehditlerini gerekçe gösterdi.

1997 tarihli Ottawa Sözleşmesi, piyade mayınlarının kullanımı, üretimi, transferi ve stoklanmasını yasaklıyor. Dünya genelinde 160’tan fazla ülke bu anlaşmaya tarafken, ABD, Rusya, Çin ve Pakistan gibi büyük askeri güçler sözleşmeyi imzalamadı. Ukrayna ise 2005 yılında anlaşmaya katılmış ve o dönem dünyanın en büyük mayın stoklarından birine sahipti.

Ancak pek çok insani yardım kuruluşu, kara mayını kullanımına dönüşün özellikle siviller açısından büyük bedelleri olacağı konusunda uyarıyor. Mayınlar, savaş sona erdikten onlarca yıl sonra bile aktif kalabiliyor; çocuklar ise çoğu zaman bu ölümcül tuzakların en savunmasız kurbanları oluyor.

Devlet Başkanı Zelenski, ulusa hitabında Rusya’nın yürüttüğü mayın savaşını “terörizmin imzası” olarak nitelendirdi ve şu ifadeleri kullandı: “Bu silahlar sadece savaş araçları değil, kalıcı acının sembolleridir.”

Sözleşme, savaş halindeki bir ülkenin anlaşmadan çekilemeyeceğini belirtse de, hukuk uzmanları, Ukrayna’nın bu durumu meşru müdafaa hakkı çerçevesinde istisnai bir durum olarak savunmaya çalışabileceğini belirtiyor.

Ukrayna, acımasız ve sürekli değişen bir savaş ortamında hayatta kalmaya çalışırken, kara mayını yasağından çekilme kararı, uluslararası insani normlarla savaş alanındaki hayatta kalma zorunluluğu arasındaki gerilimin giderek büyüdüğünü gözler önüne seriyor.

ChatGPT’ye sor

spot_img
En Son Haberler
Diğer Haberler

Leave a Reply

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz