Milli Savunma Bakanlığı (MSB), Suriye’nin, terörle mücadele ve savunma kapasitesinin güçlendirilmesi amacıyla Türkiye’den resmî askeri destek istediğini açıkladı. Bakanlık kaynaklarının katıldığı bilgilendirme toplantısında, gündeme ilişkin önemli değerlendirmelerde bulunuldu.
Suriye ile Yeni Dönem İş Birliği
MSB Basın ve Halkla İlişkiler Müşaviri Tuğamiral Zeki Aktürk, basın mensuplarının sorularını yanıtladığı toplantıda, Suriye’nin güneyinde yer alan Süveyda bölgesindeki çatışmalara ve İsrail’in Şam’a yönelik saldırılarına dikkat çekti. Aktürk, Dürzi toplumu ile Suriye yönetimi arasında artan gerilimlerin, İsrail’in saldırgan tutumuyla daha da derinleştiğini ifade etti.
Aktürk, Türkiye’nin Suriye’nin toprak bütünlüğüne ve istikrarına verdiği desteğin sürdüğünü vurgularken, Suriye’nin yeni hükümeti ile yürütülen temaslar çerçevesinde resmî bir destek talebi iletildiğini duyurdu. Bu talebin özellikle DEAŞ başta olmak üzere terör örgütleriyle mücadele kapsamında geldiğini belirten Aktürk, şu anda Türkiye tarafından eğitim, danışmanlık ve teknik destek gibi alanlarda hazırlıkların sürdüğünü bildirdi.
SDG ile İlgili Süreç Takipte
Toplantıda, PKK’nın Suriye kolu YPG’nin ana bileşeni olduğu SDG’nin Suriye hükümetine entegrasyon süreci de gündeme geldi. MSB kaynakları, Suriye’nin egemenliği ve toprak bütünlüğünün korunmasının Türkiye açısından vazgeçilmez bir ilke olduğunu vurguladı.
10 Mart’ta Suriye hükümeti ile SDG arasında varılan uzlaşının sahadaki uygulamalarının takip edildiğini belirten kaynaklar, bu sürecin istikrar açısından kritik olduğunu ifade etti. Türkiye, SDG’nin Şam yönetimiyle yaptığı anlaşmalara bağlı kalmasını bekliyor ve sahada somut adımlar görmek istiyor.
Gazze’deki İnsanlık Dramı: Türkiye’den Çağrı
Tuğamiral Aktürk, İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarına da değinerek, 7 Ekim 2023’ten bu yana süren saldırıların bölgeyi istikrarsızlığa sürüklediğini söyledi. İsrail’in sivilleri, özellikle de kadın ve çocukları hedef almasının uluslararası hukukun ağır ihlali olduğunu vurgulayan Aktürk, Gazze’deki insani tablonun artık bir felakete dönüştüğünü ifade etti.
İnsani yardımların engellenmesi ve sivil altyapının tahrip edilmesinin kabul edilemez olduğunu belirten Aktürk, uluslararası toplumu acilen sorumluluk almaya ve ortak bir irade göstermeye çağırdı.
