Danimarka, uzun menzilli hava savunma ihtiyacında kritik bir karar vererek, ABD yapımı Patriot PAC-3 sistemleri yerine Fransız-İtalyan ortak üretimi SAMP/T hava savunma füze sistemini tercih etti. Savunma Bakanlığı 12 Eylül 2025’te yaptığı açıklamada, kararın ülkenin modern hava ve füze savunma ağının temel taşını oluşturacağını duyurdu.
Karar, Washington’un geçtiğimiz ay onayladığı 8,5 milyar dolarlık Patriot PAC-3 MSE paketine rağmen alındı. Bu hamle, Danimarka’nın tarihindeki en büyük savunma tedarik kararlarından biri olarak değerlendiriliyor ve Avrupa’nın hava savunmasında daha bağımsız bir stratejik çizgiye yöneldiğine işaret ediyor.
SAMP/T sistemi, MBDA üretimi Aster 30 füzeleri ve Thales’in 360 derece kapsama sağlayan Arabel radarıyla modern hava tehditlerine ve kısa menzilli balistik füzelere karşı koruma sağlıyor. Fransız ve İtalyan ordularında aktif olarak kullanılan sistem, geçtiğimiz yıl Polonya tarafından da sipariş edilmişti.
Danimarka Savunma Bakanı Troels Lund Poulsen, Ukrayna’daki savaşta edinilen tecrübelerin bu kararda belirleyici olduğunu vurgulayarak, “Ukrayna’daki saldırılar bize, kara konuşlu hava savunma sistemlerinin sivillerin korunmasında kritik rol oynadığını gösterdi. Bu nedenle yeni sistem tedarik kararımız, halkımızı ve altyapımızı modern tehditlerden koruma yolunda stratejik bir adımdır.” dedi.
Teknik açıdan bakıldığında, SAMP/T’nin 120 km’ye kadar menzili olan Aster 30 füzeleri, döner radar sayesinde 360 derece kapsama alanı sunuyor. Patriot PAC-3 MSE, gelişmiş balistik füze tehditlerine karşı daha yüksek irtifa ve “vur-öldür” kabiliyetiyle öne çıksa da, Danimarka tam kapsamlı radar koruması, daha hızlı tedarik süreci ve Avrupa savunma sanayiiyle entegrasyonu önceliklendirdi.
Bu satın almayla birlikte Danimarka, sekiz entegre hava savunma bataryasından oluşan çok katmanlı bir ağ kurmayı hedefliyor. Bu adım, Avrupa’nın ortak hava savunma kapasitesini güçlendirirken NATO’nun doğu kanadındaki caydırıcılığı da artıracak.
