15 Ağustos 2025’te Maldivler Ulusal Savunma Kuvvetleri, Türkiye tarafından hibe edilen eski TCG Volkan hücumbotunu “Dharumavantha” adıyla donanmasına resmen kattı. Türkiye Milli Savunma Bakanlığı’nın duyurduğu tören, Maldivler Devlet Başkanı Muhammed Muizzu’nun katılımıyla gerçekleşti. Bu adım, Maldivler’in Hint Okyanusu’ndaki deniz güvenliği kapasitesini artırmasının yanı sıra, Ankara ile Malé arasındaki savunma iş birliğinin giderek güçlendiğini gösteriyor.
Teknik Özellikler ve Donanım
Dharumavantha, 1980’li yıllarda Almanya’nın Lürssen Werft tersanesi tasarımıyla Türk Donanması için inşa edilen Doğan sınıfı hücumbotların bir üyesi. 58,1 metre uzunluğa ve 436 ton deplasmana sahip gemi, 12.000 beygir gücünde dört MTU dizel motoruyla 38 knot hıza ulaşabiliyor ve 1.000 deniz milini aşan menzile sahip. Gemide 76 mm Oto Melara topu, çift namlulu 35 mm Oerlikon hava savunma sistemi, radar ve sahte hedef fırlatma sistemleri bulunuyor. Türkiye, Harpoon güdümlü füze sistemlerini transfer kapsamında devretmemiş olsa da, gemi kıyı savunma ve deniz devriye görevlerinde caydırıcı bir unsur oluşturuyor. Maldivler’in ilerleyen dönemde Atmaca gemisavar füzesi gibi Türk yapımı sistemlerle modernizasyonu değerlendirebileceği belirtiliyor.
Hazırlık Süreci ve Eğitim
1981’de Türk Donanması’na katılan ve 2024’te test ve eğitim gemisine dönüştürülen TCG Volkan, İstanbul Tersanesi’nde bakımdan geçirilerek Maldivler’e devredildi. Maldivli denizciler, 2025’in ilk yarısında Türkiye’de eğitim aldı ve teslimat sonrası Türk teknik ekipleri tarafından gemi üzerinde uygulamalı eğitim verildi. Böylece Maldivler, operasyonel açıdan hazır bir platforma kavuşmuş oldu.
Bölgesel Etki ve Stratejik Önemi
Doğan sınıfı hücumbotlar, Türkiye için 1980’lerde deniz gücü modernizasyonunun simgesi olmuş, Harpoon füzeleriyle bölgesel caydırıcılığı artırmıştı. Maldivler’in aldığı versiyon her ne kadar füzesiz olsa da, sürati ve ateş gücüyle yasadışı balıkçılık, kaçakçılık ve sınır ihlallerine karşı önemli bir üstünlük sağlıyor. Özellikle Hint Okyanusu’ndaki deniz trafiğinin yoğunluğu ve artan jeopolitik rekabet göz önüne alındığında, bu gemi Maldivler’e küçük donanmalara kıyasla niteliksel bir avantaj kazandırıyor.
