Tayvan Cumhurbaşkanı Lai Ching-te, Taipei’de ülkenin hava ve füze savunmasını güçlendirecek çok katmanlı bir mimari olan “T-Dome”u resmen açıkladı. Projenin amacı, yoğun insansız hava aracı sürüleri, seyir füzeleri ve balistik tehditler gibi farklı saldırı profillerine karşı dayanacak bir savunma hattı kurmak. Lai, T-Dome’un bir “balon” değil; mühimmat kapasitesi, entegrasyon ve yedek stokların belirleyici olacağı pratik bir savunma çerçevesi olduğunu vurguladı. Ayrıca savunma harcamalarının kademeli olarak artırılması yönünde adımlar atılacağını belirtti.
T-Dome’un en üst tabakası, Tayvan’ın yerli geliştirmesi olarak anılan Chiang Kung aile tasarımına dayanıyor; bu harekât katmanı, daha uzun menzilli ve yüksek enerjili ikinci aşama motorlu interceptorlarla orta irtifa balistik hedefler ile yüksek irtifa seyir füzelerine müdahale edebilecek kapasiteye doğru evriliyor. Yeni nesil aktif fazlı radar ve yüksek enerjili atış-ağır motor kombinasyonu, atışların daha yüksek irtifalarda ve daha zorlu hedef profillerinde etkili olmasını sağlıyor.
Orta ve yüksek irtifa savunmasında halen PAC-3 MSE (Patriot) ve yerli Sky Bow sistemleri kilit rol oynamaya devam ediyor. Patriot modernizasyonları, hareketli veya manevra yapan hedeflere karşı son evre güdümlenmesini artırırken, Sky Bow III yerli bir, yeniden yüklenebilir seçenek sunuyor. Bu bataryalar ağlar içinde dağıtılarak, dayanıklı mevzilerden ve önceden belirlenmiş konuşlanma noktalarından görev icra edecek şekilde planlandı.
Orta tabaka, yoğunluğu ve esnekliğiyle dikkat çekiyor: NASAMS + AMRAAM-ER kombinasyonu, taşınabilir bir platformdan şehir içi veya kanyon bölgelerinde konuşlandırılabilecek, sensör ve fırlatıcıların ayrı konumlarda çalışmasına imkân veren bir hareket kabiliyeti sunuyor. Böylece tek bir darbe ile hem algılama hem de atış kabiliyetinin yok edilmesi riski azalıyor.
Kısa menzil ve yakın savunma katmanında ise hafif kamyonlardan ateşleyen Antelope (TC-1) ve 35 mm otomatik hava savunma sistemleri (AHEAD mühimmatı) gibi araçlar; havaalanları, yakıt tesisleri ve harekât hatlarını koruyacak şekilde görev yapacak. Bu tabaka, küçük quadcopter tipi İHA’lardan gelen sürekli tacize karşı maliyet-etkin bir savunma hattı sağlayacak.
T-Dome’un komuta-kontrol yapısı, yüksek irtifa radarları, mobil 3 boyutlu sensörler ve pasif izleyicileri birbirine bağlayan daha sıkı bir ağ kurmayı hedefliyor. AI destekli sınıflandırma ve otomatik görev devri ile tehditlerin hızla ayrıştırılması, uygun silah katmanına anında yönlendirilmesi planlanıyor; böylece gereksiz mühimmat tüketimi ve operatör yükü azaltılacak.
T-Dome kavramsal olarak İsrail’in Demir Kubbe’sinden farklı; Tayvan, tek bir roket-odaklı çözüm yerine ağır ve yüksek enerjili interceptorlardan orta menzilli füzeler ve çok kısa menzilli silahlara kadar uzanan, birbirine bağlı bir yelpaze inşa ediyor. Hedef, sadece anlık savunma değil; savaş sürekliliğini sağlayacak stok ve endüstriyel kapasiteyi korumak.
Lai’nin bütçe vurgusu burada kritik: Uzun süreli dayanak, yeterli interceptor stoğu, yedek parça ve eğitimli personel döngüsünün sürdürülebilirliğiyle mümkün olacak. T-Dome, ilk günün kriz yükünü paylaşacak sayıda düğüm ve mühimmat olduğunda gerçek bir savunma hattı haline gelecek.