Türk savunma sanayiinin son dönemdeki en dikkat çekici atılımlarından biri olan Arpan 155 tekerlekli obüs sistemi, zorlu atış testlerinden başarıyla geçti. ASFAT liderliğinde, ASELSAN, MKE ve BMC’nin katkılarıyla geliştirilen sistem, dakikada 8 atış yaparak testlerde belirlenen 6 atış/dakika hedefini geride bıraktı ve sınıfında öne çıkan bir performans sergiledi.
8×8 taktik tekerlekli platform üzerine kurulan Arpan 155, NATO standardı 155mm/52 kalibre topuyla donatıldı. Sistem, yarı otomatik ve manuel doldurma seçenekleriyle sahada hızlı tepkime kabiliyeti sunarken, -0.20° ile +68.04° arasında dikey, ±17° yatay dönme kabiliyeti sayesinde farklı coğrafyalarda etkili atış imkânı sağlıyor. MOD 274 mühimmatıyla 40 km, M549A1 HE mühimmatıyla 30 km ve klasik M107 ile 18 km menzile ulaşabiliyor.
32 ila 38 ton arasında değişen ağırlığı, 13 metrelik uzunluğu ve 600 beygir gücündeki motoru ile Arpan 155 hem hız hem de dayanıklılık vadediyor. Aracın 600 km menzili, 80 km/s kara hızı ve 1 metre derinlikte su geçişi gibi özellikleri, onu yüksek hareket kabiliyetine sahip bir muharebe aracı yapıyor.
Personel güvenliği ve platform dayanıklılığı, STANAG 4569 seviyesinde balistik korumayla destekleniyor. Opsiyonel mayın koruması, yangın bastırma sistemleri, otomatik hedefleme radarları, termal görüş sistemleri ve entegre atış kontrol altyapısı sayesinde, Arpan 155 sahada 30 saniye içinde hedef angajmanı gerçekleştirebiliyor. Araç ayrıca 24 tam mühimmatı entegre izleme sistemleriyle yönetebiliyor.
Arpan 155, sadece Türk Silahlı Kuvvetleri için değil, aynı zamanda ihracat pazarları için de yüksek potansiyel taşıyor. Batı menşeili CAESAR, ATMOS ve RCH 155 gibi sistemlerle aynı kulvarda yer alabilecek teknik seviyeye ulaşan Türk yapımı obüs, maliyet etkinliği, milli üretim avantajı ve NATO ile tam uyum gibi önemli avantajlara sahip. Türkiye, bu sistemle yalnızca bölgesel değil küresel topçu liginde söz sahibi olmayı hedefliyor.
