Türkiye’nin savunma sanayi alanındaki uluslararası vitrini olan IDEF – Uluslararası Savunma Sanayii Fuarı, ilk kez 1993 yılında düzenlenmiştir. O tarihten bu yana her geçen yıl büyüyerek, yalnızca Türkiye’nin değil, dünyanın da önde gelen savunma sanayii fuarlarından biri hâline gelmiştir. Bu prestijli fuar, askeri tedarik makamlarını, yerli ve yabancı savunma sanayi firmalarını, teknoloji geliştiricileri ve stratejik karar alıcıları tek bir çatı altında buluşturan global bir platform sunar.
Kuruluş Süreci ve İlk Adımlar
IDEF’in temelleri, Türkiye’nin 1980’li yıllarda hız kazanan savunma sanayii atılımları ile doğrudan ilişkilidir. Bu dönemde Türk Silahlı Kuvvetleri’nin ihtiyaçlarını yerli imkânlarla karşılayabilmek amacıyla çeşitli kuruluşlar ve vakıflar devreye girmiştir. Bu vizyonun önemli bir sonucu olarak, 1987 yılında kurulan Türk Silahlı Kuvvetlerini Güçlendirme Vakfı (TSKGV), IDEF’in doğuşuna öncülük etmiştir.
TSKGV’nin girişimiyle ilk kez 1993 yılında düzenlenen IDEF, Türkiye’nin savunma sanayi ürünlerini tanıtabileceği, uluslararası iş birlikleri geliştirebileceği ve stratejik ortaklıklar kurabileceği bir zemin oluşturmayı amaçlıyordu.
Devlet Desteği ve Organizasyon Yapısı
IDEF fuarı, kuruluşundan bu yana Milli Savunma Bakanlığı’nın himayesinde gerçekleştirilir. Fuarın organizasyonu ise, her dönem TSKGV tarafından görevlendirilen bir profesyonel fuar organizasyon şirketi tarafından yürütülür. Bu yapı sayesinde fuar, hem kamu kurumlarının hem de özel sektörün desteğiyle yüksek standartlarda düzenlenmektedir.
IDEF, ilk yıllarda sadece Türkiye’nin savunma sanayi firmalarının katılım gösterdiği bir platformken, zamanla uluslararası firmaların da ilgi gösterdiği, küresel ölçekte önemli iş birliklerine sahne olan bir merkez haline gelmiştir.

İlk Fuar ve Sonraki Gelişim
1993 yılında Ankara’da düzenlenen ilk IDEF fuarı, dönemin şartlarına göre büyük bir başarı elde etti. Katılımcı sayısı ve sergilenen ürün çeşitliliği sınırlı olsa da, bu fuar Türkiye için önemli bir başlangıç noktasıydı. Bu ilk adımın ardından fuar, her iki yılda bir, genellikle çift yıllarda düzenlenmeye başladı.
1995 yılından itibaren İstanbul başta olmak üzere farklı şehirlerde de düzenlenmeye başlanan fuar, giderek uluslararası kimlik kazandı. Son yıllarda ise fuarın sabit mekanı genellikle İstanbul TÜYAP Fuar ve Kongre Merkezi olmuştur.
IDEF’in Küresel Arenadaki Yeri
IDEF, bugün itibarıyla dünyanın en büyük 4 savunma sanayii fuarından biri olarak kabul edilmektedir. Kara, hava, deniz ve uzay sistemlerinden elektronik harp teknolojilerine, insansız sistemlerden lojistik çözümlere kadar geniş bir ürün ve hizmet yelpazesi fuarda sergilenmektedir.
Her fuarda:
- 50’nin üzerinde ülkenin resmî delegasyonu katılım sağlar,
- 1.000’i aşkın yerli ve yabancı firma stant açar,
- On binlerce profesyonel ziyaretçi ağırlanır.
Ayrıca, fuar sırasında yapılan B2B (ikili iş görüşmeleri), satın alma anlaşmaları, teknoloji transferleri ve ortak üretim protokolleri, IDEF’in sadece bir tanıtım fuarı değil, gerçek bir iş geliştirme platformu olduğunu gösterir.
IDEF’in Türkiye İçin Stratejik Önemi
IDEF fuarı, Türkiye’nin savunma sanayii vizyonunun ve yerli üretim gücünün dünyaya tanıtılması açısından büyük bir stratejik öneme sahiptir. Özellikle son 20 yılda yerli ve milli projelerdeki büyük ilerleme (örneğin: Bayraktar TB2, Altay tankı, Atak helikopteri, Hisar hava savunma sistemleri) fuarlarda dünya kamuoyuna duyurulmuş, Türkiye’nin savunma sanayii ihracat potansiyelinin artmasında önemli rol oynamıştır.
IDEF, aynı zamanda dost ve müttefik ülkelerle savunma diplomasisinin geliştiği, askeri ve teknik iş birliklerinin temellerinin atıldığı bir diplomatik zemindir.
IDEF, Sadece Bir Fuar Değil, Bir Vizyon
IDEF, kuruluşundan bugüne sadece bir savunma sanayi fuarı değil; Türkiye’nin bağımsızlık, yerli üretim ve uluslararası güç olma vizyonunun bir yansımasıdır. Hem katılımcı sayısı hem de içerik bakımından her yeni organizasyonda bir öncekinin çok ötesine geçmeyi başaran IDEF, önümüzdeki yıllarda da savunma teknolojilerinin, iş birliklerinin ve stratejik hedeflerin konuşulduğu bir merkez olmayı sürdürecektir.